Ψ Psychology Ψ

Ψ Psychology Ψ

Ψ Psychology Ψ is one of the top influencer in Turkiye with 26860 audience and 1.72% engagement rate on Instagram. Check out the full profile and start to collaborate.

26.9k

AudienceAudience

1.72%

Engagement

Get in touch
list-cover
location Turkiye
verifyVerified account
fast-reach-outFast reach-out capability

Niche categories

Portfolio

Standout projects making waves around the web

image

EMDR, güçlü bir psikoterapi yaklaşımıdır. Bugüne kadar her yaştan yaklaşık 2 milyon kişinin farklı tiplerde psikolojik rahatsızlıklarının başarıyla tedavi edilmesini sağlamıştır. EMDR Nasıl İşliyor? EMDR teorisinin altyapısını oluşturan Adaptif Bilgi İşleme Modeline göre beyin, fizyolojik temelli bir sistemle, her yeni deneyim aracılığı ile kendisine ulaşan bilgiyi işler ve işlevsel hale getirir. Duygu, düşünce, duyum, imge, ses, koku gibi bilgiler işlenip ilişkili anı ağlarına bağlanarak bütünleşir. Böylece o deneyimle ilgili öğrenme gerçekleşir. Edindiğimiz bilgiler gelecekte tepkilerimizi uygun bir şekilde yönlendirmek üzere depolanmış olur. Bu sistem normal çalıştığında ruh sağlığını ve insan gelişimini öğrenme yoluyla desteklediği için adaptif, uyumlu bir mekanizma olarak kabul edilir. Travmatik veya çok fazla rahatsız eden olaylar yaşandığında bu sistem bozuluyor gibi gözükmektedir. Yeni bilgi işlenip mevcut anı ağına entegre olmaz. Deneyimi anlamlandırabilmek için anı ağlarındaki işlevsel bilgilerle bağlantı kurulamaz ve akıl sağlığına uygun sonuçlar çıkarılamaz. Sonuç olarak öğrenme gerçekleşmez. Duygular, düşünceler, imgeler, sesler, beden duyumları yaşandığı haliyle depolanır. Bu nedenle bugün yaşanan bazı durumlar bu izole kalmış anıları tetiklerse, kişi o anının bir kısmını ya da bütününü yeniden yaşar gibi etkilenir. EMDR, bu tür izole anıların işlenmesini sağlayan fizyolojik temelli bir terapidir. Beynin zamanında yapamadığı işlemi yapmasını sağlar. Kilitli kalmış anı ile diğer anı ağları arasında ilişki kurulması, öğrenmenin sağlanarak bilginin adaptif bir şekilde depolanması mümkün olur. Danışan artık rahatsız olmaz ve anıyı yeni ve sağlıklı bir perspektiften görür. Kaynak: EMDR DERNEĞİ @emdrturkiyedernegi (Yazının tamamı için sitelerini ziyaret edebilirsiniz: http://www.emdr-tr.org )

295
image

Çok önemli bir noktaya değinilmiş... Terapist olmak akademik eğitimle sınırlı bir kariyer değildir. @psikolojiokumalarim #Repost @psikolojiokumalarim (@get_repost) ・・・ "Danışanın kendi korkularına, acılarına girmesine yardımcı olmak isteyen bir terapistin önce bu yolculuğa kendi içinde başlamış olması gerekir." Nilüfer Devecigil - Işığın Yolu . . . Kitap Hakkında: Bir bağlanma hikâyesi İlişkilerde incinir, ilişkilerde iyileşiriz… Ayşenur'un yolculuğu Michael ile tanıştığında başladı. Karakteri sandığı, değişmez bildiği pek çok özelliğinin aslında mizacına yapışmış zehirli sarmaşık dalları olduğunu Michael ile ilişkisinde anlayacaktı. Ve o zehirli sarmaşıkları kişiliğinden, bakış açısından, hayatından sökmenin yolunu öğrenecekti. Geçmişi değiştirerek değil, geçmişten kaçarak da değil, geçmişten anlam çıkararak. Bu ilişkide doğdu kızları Işık. Yolculuğun yeni bir dönemecine girmişlerdi. Geçmiş bir kez daha şimdi oluyordu ve Ayşenur bu kez kızıyla ilişkisinde kendini tanıyordu. Bütün zorlanmaların altından kendisi ve kendi annesiyle ilişkisi çıkıyordu. Çok şey öğrendi bu yolculukta Ayşenur. Nörobilim, felsefe, şiir, mindfulness, tasavvuf içeren limanlara savruldu. Hepsi kendi hikâyesini anlamlandırdı. Mevlânâ’nın sözünde aydınlandı: “Yaralarımız, ışığın içeri girdiği yerdir.” Işığın Yolu, Psikolog Nilüfer Devecigil’den anne baba olmaya, bağlanmaya, geçmişin yaralarını sağaltmaya dair çarpıcı bir hikâye… #psikoloji #psikolog #tavsiyekitap #önerikitap #psikolojikitapları #bağlanma #ilişki #psikolojiokumalarım

295
image

Healing ☉

231
image

????????

358
image

Öz-şefkatin 3 bileşeni ????

345
image

Herkese iyi bayramlaar ????????

702
image

#kitapönerisi Okuduğunuz takdirde beğenebileceğinizi düşünüyor, #öneriyoruz ???? ●●KİTABI OKUMUŞ OLAN TAKİPÇİLERİMİZ VARSA, HENÜZ OKUMAMIŞ OLANLARA IŞIK TUTMAK ADINA KİTABA DAİR DÜŞÜNCELERİNİ YORUMDA PAYLAŞMALARINI RİCA EDİYORUZ :) ●● 1971'de bir grup üniversite öğrencisi görünürde mahkûmiyet psikolojisinin araştırıldığı bir deneye gönüllü olarak katıldı. Rasgele seçilmiş öğrencilerden bir kısmına gardiyan, bir kısmına da tutuklu rolü verildi. Stanford Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nün bodrum katında oluşturulan yapay bir hapishanede rollerini oynamak üzere deneye dahil olan öğrenciler, deney başladıktan kısa süre sonra bambaşka bir gerçeklik algısıyla rollerini içselleştirdiler. Bundan sonra yaşananlar ise psikoloji tarihinde bir mihenk taşına dönüştü. Stanford Hapishane Deneyi olarak bilinen bu çalışmanın mimarı Prof. Philip Zimbardo, durumsal güçlere ve sosyal dinamiklere bağlı olarak insanların ansızın nasıl canavarlara dönüşebildiğini kanıtlamıştı. Daha da önemlisi, Stanford Hapishane Deneyi'nin ortaya koyduğu bulgu- lar insanlık suçlarının bazı dinamiklerini açıklamaya yardımcı oldu. Aynı şekilde bu deney, Ruanda'daki katliamlardan Irak savaşında ABD askerlerinin özellikle Ebu Gureyb Hapishanesi'ndeki insanlık dışı zulümlerine kadar tarihimizde kayıtlı ve ne yazık ki önlenemez bir şekilde devamı gelen insanlık suçlarını sosyal psikolojik yönden, yetkenin ve güç algısının insan tutum ve davranışlarına zararları açısından ele alınabilir bir analiz seviyesine taşıdı. "İyi" insanlara kötülük yaptıran şey nedir? Philip Zimbardo Şeytan Etkisi ile okuru bir yolculuğa çıkartıyor ve bu sorunun cevabını okurla birlikte bulmaya çalışıyor. Filmleri çekilen, belgesellere konu olan, esinlenilerek romanlar yazılan Stanford Hapishane Deneyi'ni ve genel anlamda "kötülüğün psikolojisini" ele alan Şeytan Etkisi'ni okurken insanların nasıl başkalaşım geçirdiklerine tanıklık edecek, sizin de aslında o insanlardan farklı olmadığınızı düşündükçe tedirgin olacaksınız. #seytanetkisi #zimbardo

462
image

Plasebo etkisi; kişinin aldığı ilaç (ilaç yerine verilen etkisiz ilaç) hakkında kendini iyileştireceği yönündeki düşüncesi, bu inancına paralel olarak fiziksel veya psikolojik iyileşmesidir. Bir bakıma, bireyin kendini iyileşeceğine inandırmasıdır. Alınan ilacın hiçbir etkisi olmasa bile, kişi inandığı için meydana gelen hem fiziksel hem psikolojik olarak iyileşmesidir. Halk arasında tıbbi içeriği bulunmadığı için “şeker hapı” olarak adlandırılmaktadır. Kişi bu hapın ilaç olduğuna inanmıştır; fakat bu ürünün ana maddesi şekerdir. Bu ilaçlar etkisizdir. İçeriğinde kimyasal madde bulunmamakta ve hiçbir şekilde hastaya iyi gelecek bir etki oluşturmamaktadır. Hastalar kendilerine hapın iyi geleceğini düşündükleri için, hap hastaların iyileşmesini sağlar. Plasebo nörobiyolojisi’nin dünyanın önde gelen araştırmacılarından biri olan Fabrizio Benedetti, plasebo etkisi üzerine bir deney yapmıştır. Denek, önce acıya maruz bırakılmış ve ağrılarını morfinle kontrol altına almıştır. Fakat deneyin son günü bir farklılık yaparak morfin yerine tuzlu su kullanmıştır. Acıların bu şekilde de azaldığı, dindiği görülmüştür. (Altın, 2014)

370
image

Okuduğunuz takdirde seveceğinizi düşünüyoruz, #öneriyoruz ???? ●KİTABI OKUMUŞ OLAN TAKİPÇİLERİMİZ VARSA, HENÜZ OKUMAMIŞ OLANLARA IŞIK TUTMAK ADINA KİTAPLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİ YORUMDA PAYLAŞMALARINI RİCA EDİYORUZ :) ●Kitabı edinmeyi düşünenler ilk 16 sayfasını kitabın yayınevinin internet sitesinden okuyabilir... https://www.ayrintiyayinlari.com.tr/kitap/nietzsche-agladiginda/100 "Nietzsche Ağladığında. Yine yoğun ve sürükleyici. Edebiyatla da düşünülebileceğini gösteren müthiş bir örnek... SAHNE: Psikanalizin doğumu arifesindeki 19. yüzyıl Viyana’sı. Entelektüel ortamlar. Hava soğuk. AKTÖRLER: Nietzsche: Henüz iki kitabı yayımlanmış, kimsenin tanımadığı bir filozof. Yalnızlığı seçmiş. Acılarıyla barışmış. İhaneti tatmış. Tek sahip olduğu şey, valizi ve kafasında tasarladığı kitaplar. Karısı, toplumsal görevleri ve vatanı yok. İnzivayı seviyor. Tanrıyı öldürmüş. “Ümit kötülüklerin en kötüsüdür, çünkü işkenceyi uzatır,” diyor. Daha sonra “kendi alevlerinizde yanmaya hazır olmalısınız: Önce kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz?” diyecek. Ümitsiz. Breuer: Efsanevi bir teşhis dehası. Ümitsizlerin kapısını çaldığı doktor. Psikanalizin ilk kurucularından. Kırkında, bütün Avrupalı sanatçı ve düşünürlerin doktoru olmayı başarmış. Güzel bir karısı ve beş çocuğu var. Zengin. Saygın. Hayatı boyunca “ama” pozisyonunda yaşamış biri. Freud: Breuer’in arkadaşı. Henüz genç. Geleceği parlak. Şimdi yoksul. Salomé: Erkeklerin başını döndüren kadın. Çekici. Özgür. Evliliğe inanmıyor. Bazan aynı anda birçok erkekle beraber oluyor. Sanatçıları ve düşünürleri tercih ediyor. Kırbacı var. KONU: Ümitsizlik.Bir gün, erkeklerin başını döndüren kadın, Salomé, Nietzsche’den habersiz Breuer’e gelir. “Avrupa’nın kültürel geleceği tehlikede, Nietzsche ümitsiz. Ona yardım edin,” der. Breuer Salomé’yi tekrar görebilmek umuduyla “peki” der. Ve varoluşun kader, inanç, hakikat, huzur, mutluluk, acı, özgürlük, irade... ve neden, nasıl gibi en önemli duraklarından geçen bir yolculuk başlar... Kendisiyle ve hayatla yüz yüze gelmekten çekinmeyenlere..."

352