“Anne influencer” kavramı son on yılda oldukça popüler hale geldi. Y kuşağı anneler Türkiye’deki annelerin %20’sini, yeni annelerin ise %80’ini oluşturuyor. İnternet odaklı dünyamızda bu annelerin %87’sinin bebeklerinin kıyafet, oyuncak, bez gibi eşyalarını internet üzerinden alması da gayet doğal.
Aile ve bebek markaları için influencer pazarlama son derece kullanışlı çünkü internette zaten pek çok anne var ve bu anneler satın alma kararlarının çoğunu da internette gördüklerine göre veriyorlar. Siz de markanızı tanıtmak ve satışlarınızı artırmak istiyorsanız bu fırsatı kaçırmayın çünkü “En çok parayı kadınlar harcıyor.”
Anne influencerlar kişisel deneyimlerini, fotoğraflarını ve ebeveynliğin zorluklarıyla nasıl başa çıktıklarını paylaşmayı tam zamanlı meslek haline getirdiler. Bu influencer’ların çoğu yalnızca çocuklarından bahsetmiyor, kısırlık, kaygı bozukluğu gibi konularda da samimi açıklamalarda bulunuyor.
Anne influencer olmak için 3 adım
Kanalınızı Seçin
Hangi alanda çalışıyor olursanız olun, işe -tercihinize göre- sayfa veya blog açmakla başlayın. Seçiminizi yaptıktan sonra alanınıza bağlı kalın, yaratıcılığınızı kullanın ve her ne yaparsanız “dürüst” olun. İnsanlar doğruluğu çekici bulur ve kendilerinden bir şeyler bulabildikleri insanlara yönelirler.
Blog’unuzda yaşamınızı, ailenize, modaya, yemeğe olan sevginizi ve başka birçok şeyi anlatabilirsiniz. Sosyal medya kanallarınızla blog’unuzu gen. Kendinize en güçlü yönlerinizin neler olduğunu sorun: Fotoğrafçılık mı, oyunculuk mu, video çekmek mi yoksa yazarlık mı?
Alanınızı kişiselleştirin
Size mantıksız gelebilir ama kimliğiniz ve kişisel geçmişiniz iş stratejinizin bir parçası olmalıdır. Tutarlı bir mesajınızın olması size fayda sağlayacaktır. Örneğin çocuk davranışlarında uzman bir anneyseniz blogunuzda güneş gözlüğü incelemesi yapmanız uygun olmayacaktır.
Uzmanlık alanınızda ilerlemeye devam edin ama bu alanı hayatınızın diğer alanlarıyla harmanlayın. Esansiyel yağ satan bir anneyseniz, başarınızı ürünlerle ilgili tecrübeleriniz belirleyecektir. Duvarlarınızı yıkmaktan ve paylaşmaktan çekinmeyin.
Kendi tarzınızı yaratın
Paylaştığınız her fotoğrafa sanat eseri muamelesi yapın. Göze hoş görünüyor mu? Bazı sosyal medya influencer’ları mükemmel fotoğrafı elde etmek için uğraşır, pahalı kameralarla çekim yapar. Bazıları ise telefon kamerasıyla bile güzel işler çıkarır. Hangi yolu seçerseniz seçin, kendi tarzınızı yaratın ve sürdürün.
Aşağıda Türk anne influencer’ların kullanıldığı kampanyalardan üç örnek bulabilirsiniz.
#yüzümlemutluyum
Yüzümle Mutluyum Derneği, nadir görülen Treacher Collins sendromu ile doğan Elif adlı bir kızın ebeveynleri tarafından kuruldu. Çok geçmeden Elif’in anne ve babası tek sorunun kızlarının fiziksel anomalileri değil, insanların bu rahatsızlığa sahip insanlara yüzlerinin görüntüsünden dolayı gösterdikleri muamele olduğunu fark ettiler.
Bu rahatsızlığa sahip bireyler ve aileler arasındaki dayanışmayı sağlamak ve ve toplumun farkındalığını artırmak için bu derneği kurdular. Dernek amacına ulaşmak için #yuzumlemutluyum hashtag’i ile bir kampanya başlattı.
Sağlık Ürünleri markası B-Good’un girişimiyle, 23 Mayıs’ta yüzlerine kelebek çizip veya çıkartma yapıştırıp sosyal medyada fotoğraflarını paylaşarak meydan okuma başlattılar. 165 bin takipçili, 3 çocuk annesi @bohemother, sosyal medya kullanıcılarını ve ünlüleri aynı sorunları yaşayan insanlara destek olmaya davet ederek bu meydan okumaya katıldı.
#molfixilegöbüşlerrahat
Molfix Türkiye, son derece yumuşak ve hafif bebek bezleri üreten bir marka. Ama influencer pazarlama stratejisini belirlerken ürünün fiziksel özelliklerinden daha fazlasını kullanmayı amaçladı.
Anne influencer’ların kısa ama anlamlı hikayeler anlatma becerileri bilinen bir olgu. Molfix de annelerin bu yeteneklerini hedef kitlesiyle arasındaki bağlantıyı güçlendirmek için kullanmak istedi. Bu amaçla #molfixilegöbüşlerrahat kampanyasını başlattı.
Molfix, influencer’lardan markayı tanıtmalarını değil hashtag dünyasına katılarak dünyanın her yerindeki ebeveynlere ulaşacak, günlük hayatlarından küçük ama anlamlı hikayeler anlatmalarını istedi.
Yukarıdaki gönderide influencer bir anne çocuğunun banyo deneyiminin kendisine hissettirdiklerini yazmış. Diğer ebeveynler de yorumlarda yaşadıkları benzer hisleri yazarak anne-babalık hikayelerinden oluşan harika bir diyalog ortaya çıkarmışlar.
#denizişansabırakma
P&G Türkiye, CarrefourSA ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı, denizlerdeki plastik atıklara dikkat çekmek ve tüketicilerin kullandıkları ürünler konusunda daha dikkatli davranmaları için yeni bir kampanya başlattı.
“Geri Dönüştürülmüş Sahil Plastiği ile üretilmiş Fairy Şişeleri”nin kullanımı için yapılan kampanya kapsamında P&G, 53 ilde 611 CarrefourSA mağazasına geri dönüşüm otomatları koydu. Bu otomatlardan tüketiciler ücretsiz Fairy şişeleriyle beraber indirim kuponları alabilecek. Böylece geri dönüşüme katkıda bulunabilecekler.
P&G’nin işbirliği yaptığı anne influencer @byburcinkaya, tüketicilere örnek olması için süreci hesabında yayınladı. Influencer, bir anne olarak kızının geleceğine dair endişeleri olduğunu belirtti. Takipçilerini yıllardır plastikle kirlettiğimiz çevre konusunda daha bilinçli olmaya davet etti.
“Artık geleceğimiz için harekete geçme zamanı. Bu konuda çocuklarımızı ve toplumu bilinçlendirmeliyiz.” dedi. Influencer, gönderisinde @pngturkiye’ye, @carrefoursa’ya ve @turkdenizarastirmalarivakfi’na da teşekkür ederek kampanyaya desteğini göstermek için #denizişansabırakma hashtag’ini kullandı.
